KİLİMİN TARİH İÇİNDEKİ GELİŞİMİ

Kilim, bilinen en eski dokuma türlerinden biridir. İlk olarak eski çağlardan beri bilinen Orta Asya, İran, Anadolu ve Kafkasya da hayvancılıkla geçinen göçebelerin yapıp, kullandıkları bir dokuma türüdür. Kilim ıstar denilen tezgahlarda kadınlar tarafından umumiyetle dokunur. Bu tezgahlar dik veya eğik olarak yerleştirilerek arış ve argaç denilen, dikey ve yatay iplik atkıların meydana getirdiği kasnak üzerinde, motiften motife geçilerek dokunmaktadır.

Kilim göçebe kavimlerin kullandığı dokumaların başlıcasıdır. Kilimin halıdan ayrılan özelliği, deseninin ve yüzeyinin halıdaki gibi çözgülerin üstüne tek tek atılan ilmiklerden ibaret olmayışıdır. Kilim, çözgü aralarında sürekli gidip gelen renkli atkı yumaklarıyla ya da mekiklerle dokunur. Kilimin yüzeyi bu sayede ince ve düz görünümünü kazanır; arka ve ön yüzü arasında fark olmaz. Dokuma tekniğinden dolayı kilim desenleri geometriktir. Bu desenler doğada var olan şekillerin dokumacı tarafından yorumlanarak kilime uyarlanması ile meydana gelirler. Bu yorumlama ve kişiselleştirme sürecine “stilize etmek” de denir. Dokumacı açısından bir tür “kendini ifade etme aracı” olarak ele alabileceğimiz bu motifler zaman içinde anlatımcı niteliklerinden uzaklaşarak belli yörelerle özdeşleşmişlerdir.

Düz dokuma yaygılarından kilimin, 4000 yıllık bir geçmişi olduğu sanılmaktadır. En eski kilim örneğinin M.Ö 6500 yıllarına ait olduğu tahmin edilmektedir. Orta Asya Yukarı Altaylardaki Pazırık Kurganında bulunmuştur. Kilim, dua eden kadınlar figürlerinden oluşmaktadır. Truva’da M.Ö. 2300 yıllarına ait bir kilim parçası bulunmuş olup, parça hakkında kesin bilgiler yoktur. Kilim, halı dışındaki havsız dokuma yaygılara genel olarak verilen isim olup, teknik olarak atkı iplikleri tarafından, çözgü ipliklerinin tamamen örtüldüğü Atkı Yüzlü veya Atkı Görünüşlü bir dokuma çeşididir. Bu gruba giren diğer dokumalar cicim, zili ve sumaktır.

Kilimlerde Desen ve Renk Özellikleri

Kilim desenleri dokuma tekniğinden dolayı genellikle geometrik motiflerden oluşur. Mavi, turuncu, yeşil, lacivert, kırmızı, pembe, güvez renkler kullanılmaktadır.

Kilim yüzeyinin desenlenmesi üç yolla mümkün olmaktadır.

1. Önceden dokunmuş kilimler model olarak kullanılmaktadır.

2. Dokuyucu kendi içinden geldiği gibi desenlemekte ve renklendirmektedir.

3. Çizilmiş desenler kullanılmaktadır.

Çözgü (Arış) ipi, genellikle yün tiftik kıl veya pamuk ipinden çift bükümlüdür. Atkı (Argaç) ipi denilen renkli iplikler, çözgünün arasına geçirilirler. Atkı ipliklerinde, ince bükümlü ve koyunyünü kullanılır. Kilimler, yer yaygısı, seccade, yiyecek çuvalı, yastık, minder olarak isimlendirilir.

Motif ve desenler, toplum yapısı içerisinde geleneklerin, törelerin, değerlerin ve inançların nesilden nesile aktarılmasını ve geçmişle gelecek arasında iletişim kurulmasını sağlar.

Halı ve kilim motiflerini çeşitli şekilde sınıflandırmak mümkündür.

  • Hayvansal motifler: Kuş, ejder, böcek.
  • Bitkisel motifler: Ağaç, yaprak, çiçek, meyve.
  • Geometrik motifler: Üçgen, dörtgen, dikdörtgen, eşkenar, dörtgendir
  • Karışık motifler: Madalyon, rozet, çengel, sütun, yazı, harf, bulut, çintemanı, vazo.
  • Sembolik motifler: Bu tür motifler aracılığı ile dokuyucu duygu düşünce ve fikirleri ile doğa güçlerinin simgelemektedir. Bunlara; kuş, hayat ağacı, el haç, tarak, ibrik, kandil motifleri örnek verilebilir.

Dokuma Tezgahı Nasıl Hazırlanır

Bütün düz dokuma yaygılar ve hatta düğümlü halılar aynı tip tezgahta dokunabilirler. Hatta, bir tezgaha gerili olan tek bir çözgü sistemi üzerine aynı zamanda bu dokumalardan birden fazlası bir arada dokunulabilir.

İlikli Kilim

Çözgülerin arasına bir alttan ve bir üstten çözgüleri örtecek şekilde yerleştirilen, değişik renkteki atkılar kendi motiflerinin sınırlarından geri döner. O motifin sınırında komşu motifin, başka renkteki atkısında, aynı yerden bir başka sıra geri dönerken, orada dik bir çizgi meydana geliyorsa, iki desen arasında dikey bir ilik meydana gelir. Çünkü yan yana duran çözgü çiftleri, iki desen sınırında, iki ayrı atkı tarafından sarılarak geri çekilmişlerdir. Bu nedenle, atkı yüzlü dokumalarda elden geldiğince dikey çizgilerden kaçınılır. Ancak, bu dikey desen sınırlarında basamaklar halinde 1cm?yi geçmeyen ufak iliklerin meydana gelmesi sağlanarak, boydan boya yırtıkların oluşması önlenmiş olur. Uzun dikey çizgiler dokunduğu zaman, çok uzun yırtık gibi ilikler meydana geleceğinden, hem yaygıya yırtık bir görünüş verir. Hem de pratik ve sağlam olmayan bir yaygı ortaya çıkmış olur. Bu nedenle, desenler daha köşeli ve daha çok enine çapraz ve kesik çizgilerden meydana gelmekte, uzun dikey çizgiler ise basamaklara bölünmektedir.

İliksiz (Dikey Çizgi Olmayan) Kilimler

İliklerin meydana gelmesini önlemek için, dikey çizgilerden kaçınılarak, çoğunlukla çapraz ve enine çizgilerden oluşan desenler dokunur. Ancak çok mecbur kalındığı zaman, birkaç yerde ilikler görülebilir.

Eğri Atkılı Kilim Dokusu

Normal olarak atkılar, dikey çözgüler arasına enine düz bir hat halinde geçirilir. Bu tür dokumada ise, atkılar kirkitle bastırılırken, desene göre bazı yerde kuvvetli bazı yerde hafif şekilde bastırılır. Böylece atkıların desene uygun bir eğrilikte çözgülerin arasından geçirilmesi sağlanmış olur. Atkıların bazı yerlerde gergin, bazı yerlerde gevşek durmasından dolayı, eğri ve yuvarlak çizgiler meydana gelebilir. Geometrik kesinliği olmayan bir çiçeğin eğri hatlı bir dalın, bir yaprağın realist bir şekilde dokunabilmesi, ancak çok kesin bir dokuma desenin varlığı ile mümkündür. Osmanlı çadır kilimlerinde bu teknik kullanılmıştır.

Normal Atkılar Arasına Ek Atkı Sıkıştırılması

Daha önceden muntazam şekilde atılmış ve kirkit ile sıkıştırılmış atkılar üzerine, ufak bir grup atkı atılarak sıkıştırılır. Sonradan onun da üzerine muntazam bir şekilde birkaç sıra asıl atkılardan atılır.

Atkıların Aynı Çözgüden Geri Dönmesi İle İliklerin Yok Edilmesi

Ayrı desen alanlarından gelen desen iplikleri, karşılaştıkları aynı tek çözgü üstünden geri dönüş yaparlar. Böylece dokuma sırasında dikey desen sınırlarında, çiftli gruplar halinde birbirinden ayrılan çözgülerin, birbirine bağlanması sağlanmış olur. Bazen atkıların teker teker dönüşü ile bazen de ikişer ikişer geriye dönüş yapmaları ile ilik yok edilir.

Sarma Kontür

Atkılar arsında meydana gelen boşluklar ve iliklerin aynı renkteki bir çerçeve ipliği ile, ortada kalan çözgülere teker teker yukarıya doğru dikey çapraz ve enine sarılması ile dokumanın yüzünde iğne ile işlenmiş -iğne ardı işlenmesini hatırlatan- çerçeve çizgileri meydana gelir. Her atkı sırasının geriye dönüşümden sonra arada kalan bir çift çözgüye, ayrı renkteki bir desen ipliği dolanır. Bu iplik boşlukta ikinci sıranın doldurulmasına kadar bekletilip, tekrar bir çift çözgüye dolanarak, desen boyunca devam eder. Ülkemizde hemen hemen her yörede dokunan kilimlerde bu tekniğe rastlanır.

Eğri Atkılı Kontür

Desenler arasında geniş boşluklar bırakılarak, bunların arası desenin kenarına paralel bir şekilde çözgülerin arasından geçirilerek, ayrı renkte bir kontur ipliği ile doldurulur. Böylece, normal olarak enine atılan atkılar arasında dikey, çapraz eğri şeritler halinde Kilim dokuması ile arasındaki boşluklar doldurulmuş olur.

Cicim

Kilimlerdeki ve bez ayağı dokumalardaki atkı ve çözgü sisteminden ayrı olarak, renkli desen ipliklerinin kullanıldığı bir dokuma türüdür. Düz bez ayağı dokuma veya atkı yüzlü dokuma zeminler üzerine ince çizgiler halinde Sarma işlemesini andıran bir görünüşte olduğu için, çoğunlukla halk arasında düz zeminli dokuma üzerine sonradan iğne ile işlenen bir yaygı türü olarak bilinir. Cicim dokumalarda çoğunlukla çapraz ve dikey çizgiler kullanılır. Enine çizgilerle aynı dolgulu görünüş elde edemeyeceğinden, enine çizgilerden kaçınılır. Sumak şeklinde sarılarak enine çizgiler meydana getirilir. Tezgahın arkasından gelip, önüne geçen desen ipliklerinin kontrolü için, tezgahın arkasında bir yardımcı bulunabilir ve çözgüleri desene göre belirli yerlerde aralayarak, desen ipliklerini arkadan öne verir. Dokuyucu, yaygının tersi, yani tezgahın ön yüzünde bulunur. Çözgüler arasına çoğunlukla aynı renk ve kalınlıkta atkı atılır. Kirkitle sıkıştırıldıktan sonra, desenin durumuna göre ele alınan uzunca renkli bir desen ipliği, dokumanın arkasından önüne geçirilerek, bir çift çözgüyü atladıktan sonra, tekrar araya geçirilerek serbest bırakılır. Öteki motif için de aynı işlem tekrarlanır. Yaygının tüm eni boyunca değişik renkteki motifler için atlamalar yapılıp, iplikler arkaya verildikten sonra, gene bir sıra atkı atılıp sıkıştırılır. Tekrar motiflerin durumuna göre arkadan sarkan iplikler birer çift çözgüyü atladıktan sonra geçirilip bırakılır. Böylece dokumaya devam edilir. Bu durumda desen iplikleri, çözgü çiftlerine sumak dokumadaki gibi sarılmış olur. Bu sarma işlemi, ikinci sırada araya atkı atıldıktan sonra tamamlanmış olur.

Seyrek Motifli Cicim

Zemini meydana getiren atkı ve çözgüler çoğunlukla aynı kalınlıkta ve renkte iplikler olup, deseni meydana getiren iplikler bunlara nazaran daha kalın olur. Bu, desenlere kabartma görünüşü verir. Daha çok çapraz ve dikey çizgilerde meydana gelen ufak motifler, desen ipliğinin bir çift çözgüyü ikinci sırada tamamlanan bir işlemle sarması ile meydana gelir. Desenler, dokuma tekniği yüzünden, ince çizgiler halindedir. Bazen motiflerin içi sumak veya zili tekniklerinden biri ile doldurulmuş olabilir.

 

Atkı Yüzlü Seyrek Motifli Cicim

Atkıların çözgülerini gizleyecek şekilde bol bırakılıp Atkı yüzlü bir zemin arasına, motiflerin dokunması ile meydana gelen bir dokumadır. Daha kalın yaygıların elde edilmesi için, bu dokuma türü kullanılmaktadır.

Sık Motifli Cicim

Kalın yer yaygıları, heybe, çuval, hurç gibi dayanıklı olması gereken kullanımlar için, üç tek çözgü sarılarak, bezayağı zemin arasına dokunan cicimdir. Bunlarda dayanıklı bir dokuma elde etmek için motifler birbirine çok yakın dokunur ki, bu dokumalar çoğunlukla zili dokumalarla karıştırılır. Daha çok yastık, minder, heybe gibi yaygılar bu teknikler dokunur. Ancak bu yaygın değildir.

Zili

İlk bakışta sık motifli cicimlere benzetilmekle beraber aslında cicim dokumalarından tamamen ayrı bir dokuma türüdür. Dokuma tekniği elverişli olmadığından, çok çeşitli desenler dokunamaz. Türkmen gülü, en çok kullanılan desenlerdendir. Tarihsel gelişimi içinde bozulmadan günümüze kadar intikal etmiştir.

Düz Zili

Desenlerin içi 2-1, 3-1, 5-1, atlamalarla doldurulurken başta kalan tek çözgüler ve atlamalar ile yaygının yüzünde dikey çizgili fitilli bir görünüm meydana gelir. Bu dokuma türü de, bazı cicim, sumak ve öteki zili teknikleri ile karışık olarak dokunabilir.

Çapraz Zili

Her sırada birer çözgüyü başta bırakarak, öne geçirilen desen iplikleri üst sırada birer çözgü yan tarafa kayarak atlatırlar. Böylece başta kalan çözgüler ve üste çıkan desen iplikleri, çapraz çizgiler oluşturur. Desene göre düz, çapraz, zemin boyunca büyük ‘V’ler oluşturacak şekilde karşılıklı çapraz veya ortada eşkenar dörtgen meydana getirecek şekilde içe dört yönde çapraz fitilli olarak dokunabilir.

Seyrek Zili

Düz bez dokuması zemin üzerine kesik kesik, birbiri ile bağlantısız, serpilmiş 3-1, 5-1 atlamalı, düz zili dokuması tekniğinde ufak motiflerden meydana gelir.

Damalı Zili

Dama taşı gibi 2-1, 3-1 atlamalarla bütün motif içleri doldurulur. Daha çok diğer tekniklerle bir arada kullanılır. Bazen çapraz çizgilerin kesişmesinden meydana gelen damalar motif zeminlerini doldururlar. Bazen Konturlu zili, Zili – verne tekniği ile meydana gelen motiflerin içini doldurmak için bu teknikte damalı zeminler dokunur.

Konturlu Zili (Zili-Verne)

İkili ve üçlü atlamalarla, kontur halinde desenlerin meydana getirildiği zili türüdür. Atkı yüzlü veya bez dokuma geniş zeminler üzerinde, cicim gibi konturlardan meydana gelen desenlerden oluşur. Konturlar halindeki desenlerin meydana gelmesi için, her sırada normal atkılar atıldıktan sonra, arkadan öne geçirilen renkli desen ipliği, 2-3 çözgü öne geçtikten sonra, bir üst sıradan geriye dönerek, tekrar öne geçirilip, geriye doğru 2-3 çözgü atlatılır. Bu arada üst sıraya, geçen desen ipliği tutulur. Dönüşte tekrar dikey olarak üst sıradan geriye döndürülür. Bu teknikle ancak dikey ve çapraz çizgiler dokunabilir. Enine çizgiler ise sumak tekniği ile sarılır. Konturlarla çevrilen desenlerin içi ise, sumak damalı zili veya uzun atlamalarla doldurulur.

Sumak

Cicim ve zililerde olduğu gibi, çözgü ve atkılar dışında, ayrıca renkli desen iplikleri ile dokunmaktadır. Ayrı renkteki desen ipliklerini çözgü çiftlerine devamlı olarak sarılması ile dokunur. Renkli desen iplikleri motiflerin içini doldurduktan sonra, arkadan başka renkteki bir desene atlatılır veya üst sıraya geçerler. Dokuma çoğunlukla yaygının tersinden yapılır.

Düz Sumak Dokuması

Desen ipliklerinin aynı yönde çözgülere sarılması ile meydana gelen, düz sumak dokumalardır. Desen iplikleri her sırada aynı şekilde üstten altta doğru veya alttan üstte doğru sarılarak dokunur ve araya atkı atılır.

Atkısız Düz Sumak Dokuma

Araya atkı atılmadan dokunan düz sumak dokumasıdır. Daha çok çuvalların yüzü bu teknikle dokunur. Sadece desen ipliklerinin çözgülere çifter çifter sarılması ile meydana gelir. Atkı atılmaz bazı desen iplikleri motif boyunca arkadan atlayarak motifin başına geçer bu yüzden dokumanın yüzünde bir kabarıklık meydana gelir.

Balıksırtı Sumak Dokuması

Desen ipliklerinin her sırada ters yönlerde çözgülere sarılması ile meydana gelen balıksırtı görünüşlü sumak dokumasıdır.

Balıksırtı Atkısız Sumak Dokuması

Araya atkı atılmadan, birinci sıra üstten alta doğru desen ipliğinin çözgülere dolanması ile dokunuyorsa, ikinci sıra bunun tersi desen ipliklerinin çözgülere sarılması ile balıksırtı bir görünüş elde edilir. Fakat araya atkı atılmaz.

Ters Sumak Dokuması

Düz dokumanın tersine işten dışa doğru sararak dokumanın yüzünde daha kısa kabarıklıkların meydana geldiği sumak dokumasıdır.

Çapraz – Altenatif Sumak Dokuması

Ters sumak dokumasının, her sırada birer çözgü çifti kayarak dokunmuş çözgü şeklidir. Birinci sırada çözgü çiftleri arkadan gelip, öne doğru ters bir şekilde sarıldıktan sonra, ikinci sırada birer çözgü kayarak, aynı şekilde çözgülere sarılır. Bazen 2-3 çift çözgü bir arada sarılır. Bu sumak dokuma şeklinin de, atkı ile ve atkısız dokunan şekilleri vardır. Yaygılar çuvallar ve heybelerin dokunmasında bu teknik uygulanır.